Ah para sen nelere kâdirsin! İnsanların para için şekilden şekle girdiğini birbirini ve tüm ilişkilerini yok saydığını, ihanet ettiğini, kötülük ve hainlik içerisinde yaşadıklarını önceden sohbetler içerisinde duyardık ya da yaşadıklarımızdan bilirdik. Şimdi ise sosyal medya aracılığıyla şahit oluyoruz. Satın alınan hayatlar,  satın alınan suratlar ve bedenler… En büyüğü satın alınmış ruhlar… O kadar yok sayıyorlar ki sırf kendilerini tatmin etmek uğruna görgüsüzlükte sınır tanımıyorlar. Bizler bakkaldan abur cubur aldığımızda sokakta yememesi öğretilen neslin çocukları… Kokusu yoğun olan yemekler evinde pişirildiğinde muhtaç olan komşusuna ikram eden insanların çocukları olarak büyüdük peki bu hale nasıl geldik. Senelerce çalışıp emekli ikramiyesi ile ev alan aldığı parayı yetiremeyen neslin evlatları ne ara bu kadar kolay parayı meşrulaştırır olduk. Pes…

Son zamanlarda bizim gözle gördüğümüz belki yarısına dahi şahit olmadığımız insanların zenginliklerine konulan ambargolar bir nebzede olsa içimi rahatlatıyor. Ama sonrasında yaşanılan düşüş hüsran ortaya çıkan sahte yüzler daha da irite ediyor insanı. En çokta bu insanların yakın çevresinde çocukları dahil kullandıkları masum insanlara üzülüyorum. En tepeden dibe düşüşü kaldıramayan küçük kalpler ileride nasıl bir yeni nesil yaratacak merak ediyorum. Hırsları öfkeleri ve bencillikleri onları da esir olacak ve bu kolay para aklama meselesi devleti fakirleştirirken bazı insanları zenginleştirmeye devam mı edecek diye düşünmeden kendimi alamıyorum. Daha önce de söylemiştim sosyal medya kullanımı durdurulsa inanın ki üzülemeyeceğim çünkü her şey ortada ki bu sosyal medya özentiliği bizi günden güne daha da kötüye sevk edecek… Yaşanılan her şey bizlere ders olur umarım.