Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Dil ve Konuşma Terapisti Anuş Tahmincioğlu, sabah alışkanlıklarının ses sağlığı üzerinde belirleyici rol oynadığını vurguladı. Tahmincioğlu, “Kahvenizi günün ilerleyen saatlerine bırakmak, sabahın ilk dakikalarında ses tellerine dinlendirici bir başlangıç yapmanızı sağlar. Sabah içeceğiniz bir bardak su, sadece vücudunuzu değil, ses tellerinizi de uyandırır.” dedi.
Doğru duruş ve nefes teknikleri sesi güçlendiriyor
Tahmincioğlu, doğru duruş ve nefes tekniklerinin sesin güçlenmesini ve gün boyu enerjik kalmasını sağladığını belirtti. Konuşmadan önce yapılan kısa ses ısınmalarının profesyonel veya günlük kullanıcı fark etmeksizin tüm ses sahipleri için faydalı olduğunu aktardı.
“Sesimize iyi bakmazsak, gün boyu sürecek yorgunluk, kısıklık ve hatta ağrılarla karşılaşmak kaçınılmaz olur,” diyen Tahmincioğlu, sabah rutinlerinin küçük adımlarla ses sağlığını doğrudan etkilediğine dikkat çekti. “Ses sağlığı, sabah başlar. Güne başlarken sesinizi güçlendirmenin ve korumanın basit ama etkili adımları var.”
Kahve yerine ılık su ile güne başlayın
Ses tellerinin nem dengesinin korunmasının önemine dikkat çeken Tahmincioğlu, kış ayları veya klimalı ortamlarda havanın kurumasının ses tellerini de olumsuz etkileyebileceğini söyledi. “Eğer sabahları boğazınızda yanma hissediyorsanız, bu sadece bir üşütme belirtisi değil, havada yeterli nem olmadığının da göstergesi olabilir. Sabah kahvesi çoğumuz için vazgeçilmez bir ritüel olabilir. Ancak unutulmamalıdır ki kafein vücudu ve sesi kurutur. Bu nedenle kahvenizi günün ilerleyen saatlerine bırakmak, sabahın ilk dakikalarında ses tellerine dinlendirici bir başlangıç yapmanızı sağlar. Sabah içeceğiniz bir bardak su, sadece vücudunuzu değil, ses tellerinizi de uyandırır. Küçük bir alışkanlık değişikliğiyle sesinizi daha yumuşak ve daha dayanıklı bir hale getirebilirsiniz.”
Doğru duruş, doğru sesi getiriyor
Postürün ses kalitesi üzerinde doğrudan etkili olduğunu belirten Tahmincioğlu, “Güne başlarken birkaç küçük gerinme hareketi yapmak sadece bedeninizi değil, sesinizi de özgürleştirir.” dedi.
Diyafram nefesinin önemine değinen uzman, “Uykudan yeni uyanmışken diyaframınız biraz ‘tembel’ olabilir. Yatağınızda oturun, omuzlarınızı geriye alın ve çenenizi hizalayın, bir elinizi göğsünüze, diğer elinizi karnınıza koyun. Nefesinizi burnunuzdan alın, karnınız hafifçe şişsin, sonra yavaşça verin. Bu birkaç nefes, sesinizi gün boyu taşıyacak enerjiyi sağlar. Unutmayın, doğru duruş, doğru sesi getirir.” ifadelerini kullandı.
Sabahları sesi ısıtmak gerekli
Tahmincioğlu, uyanır uyanmaz yüksek sesle konuşmanın veya şarkı söylemenin ses tellerini zorlayacağını belirtti. “Sabahın ilk yarım saatinde mümkünse sessiz kalın. Bu kısa sessizlik, hem ses tellerinize hem de zihninize bir ‘ısınma molası’ verir.” dedi.
Ses ısınmalarının profesyonel ses kullanıcıları kadar günlük kullanıcılar için de faydalı olduğunu aktaran Tahmincioğlu, “Aynanın karşısına geçin, dudaklarınızı titreştirin, ‘brrrrr’ sesi çıkmalı. Ardından nazal ‘mmm’ ya da ‘nnn’ sesleriyle titreşimin hissini fark edin. Bu egzersizler ses tellerinizi nazikçe uyandırır. Yalnızca iki dakikalık bu egzersiz, sesinize bütün gün sürecek bir rahatlık kazandırır.” şeklinde konuştu.
Sabah kahvaltısına dikkat
Gece geç yemenin veya sabah kalkar kalkmaz hemen yemek yemenin ses tellerini etkileyebileceğini vurgulayan Tahmincioğlu, “Buna bağlı olarak da sabah boğazınızda yanma ve ‘boğaz temizleme’ ihtiyacı kendini gösterebilir. Rahatlamak için uygulayacağınız ‘boğaz temizleme’ hareketi de ses tellerinize zarar verir.” dedi.
Uzman, sabah kahvaltısının aceleye getirilmemesi gerektiğini ve aşırı baharatlı ya da yağlı yiyeceklerden kaçınılmasının önemine dikkat çekerek sözlerini tamamladı: “Her sabah sesinizi nasıl uyandırırsanız, gün boyunca sesinizin nasıl duyulacağını da belirler. Güzel olan şu ki sesinize iyi davranmak için özel bir yeteneğe ihtiyacınız yok, sadece biraz dikkat ile ses sağlığını koruyabilirsiniz.”
