Memorial Sağlık Grubu Medstar Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Kardiyolog Uzm. Dr. Mahir Avkaroğulları, kadınlarda kalp krizinin erkeklerden farklı ve çoğu zaman daha sinsi belirtilerle ortaya çıktığını belirtti.
Dr. Avkaroğulları, “Göğüs ağrısı yerine; nefes darlığı, mide bulantısı, sırt, boyun ya da çene ağrısı, aşırı halsizlik ve soğuk terleme gibi daha 'sessiz' belirtilerle kendini gösteren kalp krizi, kadınlarda daha sinsi ilerleyebiliyor” dedi.
KALP KRİZİ SADECE ERKEKLERİN HASTALIĞI DEĞİL
Toplumda yaygın olan “kalp krizi erkeklerde olur” algısı, kadınların düzenli sağlık kontrollerini ihmal etmesine yol açıyor. Avkaroğulları, “Oysa bilimsel veriler, kalp hastalıklarının kadınlarda da en sık ölüm nedenlerinden biri olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Kadınlar, vücutlarının verdiği sinyalleri çoğu zaman stres ya da yorgunlukla karıştırıyor, bu da tanı ve tedavi süreçlerinin gecikmesine neden oluyor” ifadelerini kullandı.
MENOPOZLA ARTAN RİSK
Menopoz döneminin kadınların kalp sağlığı açısından kritik bir dönem olduğuna dikkat çeken Avkaroğulları, östrojen hormonundaki azalmanın damarların yapısını ve işlevini olumsuz etkileyebileceğini söyledi. Damar sertliği, kolesterol seviyelerinde bozulma, kan basıncında artış ve kilo kontrolündeki zorluklar, menopoz sonrası kadınları kalp-damar hastalıklarına karşı daha savunmasız hâle getiriyor.
Dr. Avkaroğulları, “Bu nedenle 45-50 yaş ve üzeri kadınların, özellikle aile öyküsü, yüksek tansiyon, diyabet ya da kolesterol problemi gibi risk faktörleri taşıyorsa, düzenli olarak kardiyolojik değerlendirmeden geçmesi önerilir” dedi.
KALP SAĞLIĞINIZI KORUMAK İÇIN
Avkaroğulları, yılda en az bir kez kardiyoloji muayenesi yaptırmanın önemine dikkat çekerek, tansiyon, kolesterol ve kan şekeri değerlerinin düzenli takip edilmesini, stres yönetimi, dengeli beslenme ve fiziksel aktivitenin kalp sağlığı için kritik olduğunu vurguladı. Ayrıca sigara ve alkolden uzak durmanın ve gerekli durumlarda EKG, Efor Testi, Ekokardiyografi ile bazı kan tetkiklerinin yapılmasının kalp sağlığını yakından izlemek için önemli olduğunu belirtti.
SESSİZ RİSKLERİ GÖRÜNÜR KILIN
Kalp hastalıklarının bazılarının hiçbir belirti vermeden ilerleyebildiğini hatırlatan Avkaroğulları, özellikle menopoz sonrası dönemde risk faktörleri taşıyan kadınlar için detaylı kalp değerlendirmesinin büyük önem taşıdığını söyledi. “Koroner BT Anjiyografi, kalp damarlarını ayrıntılı ve non-invaziv (girişim gerektirmeyen) şekilde görüntüleyen ileri bir tetkiktir. Erken dönemde damar tıkanıklıklarını tespit ederek, kalp krizi yaşanmadan önce önlem alma imkânı sunar. Kardiyoloji muayenesi sırasında, hekiminizin önerisiyle yapılacak bu tür taramalar, kalp sağlığınız hakkında daha net ve güvenilir bilgi edinmenizi sağlar” diye konuştu.
