Bel ağrısına karşı uzmandan 10 öneri
Bel ağrısına karşı uzmandan 10 öneri
İçeriği Görüntüle

Alzheimer yalnızca hafızayı değil, hayatın tüm ritmini altüst ediyor. Hastanın da bakım verenin de aynı anda büyük bir sınavdan geçtiğini söyleyen Medicana Sağlık Grubu Nöroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Hasan Armağan Uysal, bu süreci kolaylaştıran davranışsal yöntemler konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Hem duygusal hem de davranışsal boyutlarıyla ilerleyen bu hastalıkta gerçekleri zorla anlatmaya çalışmanın çoğu zaman hastayı daha da huzursuz ettiğini belirten Uysal, kimi durumlarda küçük “pembe yalanların” iletişimi daha güvenli hale getirebildiğini dile getirdi.

Doç. Dr. Hasan Armağan Uysal, “Alzheimer hastalığı sadece bir bellek hastalığı değil, aynı zamanda davranışsal ve duygusal bir süreçtir. Bu süreçte hem hasta hem de bakım veren büyük bir sınavdan geçer. Doğru iletişim, sabır, duygusal anlayış ve gerektiğinde küçük ‘pembe yalanlar’ bu süreci daha insancıl ve yönetilebilir hale getirir. Hastanın anıları silinirken, bakım verenin gerçeği anlatmaya çalışması hem süreci zorlaştırır hem de hastaya iyi gelmeyebilir” dedi.

Tedavi kadar yaklaşım da belirleyici

Alzheimer’da ilaçların yalnızca ilerlemeyi yavaşlattığını hatırlatan Uysal, davranışsal sorunların yönetilmesine odaklanılması gerektiğini vurguladı. Hastaneye başvuran Alzheimer hastalarında sadece son bir ayda 73 farklı davranışsal sorun tespit edildiğini belirten uzman, yakınların en sık şikâyet ettiği 8 temel davranış üzerine yoğunlaşmanın daha etkili olduğunu söyledi.

“Bilişsel depo” hastalığın seyrini değiştiriyor

Hastalığın neden bazı kişilerde daha ağır seyrettiğini anlatan Uysal, zihinsel birikimin önemine dikkat çekti.
“Her insan doğduktan sonra öğrendikleri, okudukları, sosyal ilişkileri, yaptığı işler sayesinde zihinsel bir kütüphane oluşturur… Bu nedenle bilişsel rezervin güçlü olması, hastalığın seyrini hafifletebiliyor” ifadelerini kullandı.

Bakım verenlere: “Kaşıklarınızı tüketmeyin”

Alzheimer bakımının en zorlayıcı yönlerinden birinin yükün çoğu zaman tek kişide toplanması olduğunu söyleyen Uysal, “kaşık teoremi” üzerinden önemli bir uyarıda bulundu:
“Bakım veren, her gün kendi enerjisinden bir ‘kaşık’ kadarını hastaya verir… Bu nedenle bakım verenin kendine zaman ayırması, yükünü paylaşması çok önemlidir.”

Davranışların sebebi basit bir ihtiyaç bile olabilir

Alzheimer’da davranışsal değişikliklerin tek bir nedene bağlı olmadığını hatırlatan Uysal, Tales’in üçgen modeliyle durumu açıklayarak hasta–bakım veren–çevre dengesinin bozulmasıyla sorunların arttığını söyledi. Ağrı, susuzluk, duyusal kayıplar, bakım verenin tükenmişliği ya da yanlış iletişim; hepsinin tek tek davranışları tetikleyebildiğini belirtti.

“Eve gitmek istiyorum” aslında ne anlama geliyor?

Alzheimer hastalarının sık dile getirdiği bu cümlenin ardında derin bir anlam olduğunu söyleyen Uysal, yaklaşım biçiminin önemine dikkat çekti.
“Bu noktada ‘Burası zaten senin evin’ demek işe yaramaz… Aslında ‘eve gitmek istiyorum’ ifadesinin altında aidiyet, güven ve huzur arayışı vardır.”
Uzman, uygun iletişimin hastayı sakinleştirdiğini ve krizi büyümeden çözebildiğini belirtti.

Halisünasyon, delüzyon ve uydurma anılar nasıl karşılanmalı?

Uysal’ın önerilerine göre Alzheimer hastasının gördüğünü sandığı çocuk, inanmadığınız bir iddia veya uydurduğu bir anı karşısında tartışmak yerine durumu yumuşatmak gerekiyor.
Uzman, bu yaklaşımın korku, utanç ve öfke duygularını azaltmada etkili olduğunu vurguladı.

Tekrar eden sorular “Güvende miyim?” arayışı

Aynı soruyu defalarca sormanın, hastanın güvenlik hissini ölçmeye çalıştığının göstergesi olduğunu aktaran Uysal, hastayı meşgul eden ilgi alanlarının bu tekrarları azaltabildiğini söyledi.

Günlük rutinler, su tüketimi ve yemek düzeni kritik

Uysal’a göre hastaların su içmeyi unutması ya da yemek yemeyi reddetmesi karmaşık davranış zincirlerinden kaynaklanıyor. Sade sofralar, kişiselleştirilmiş bardaklar, günün aynı saatinde yapılan rutinler ve birlikte yemek yemek bu sorunları azaltabiliyor.

Kıyafet değiştirme direnci ve gece dolaşmaları yönetilebilir

Mahremiyet veya teslimiyet hissi nedeniyle kıyafet değişimine karşı gelen hastalar için sade giysiler ve aydınlık ortam öneren Uysal, gece uyanmalarının ise bozulmuş sirkadiyen ritimle ilgili olduğunu söyledi.
Gündüz aktivitelerinin artırılmasının, akşam sakinliğinin sağlanmasının ve hastanın yanında güvendiği birinin bulunmasının önemini vurguladı.

Kaynak: BASIN BÜLTENİ