Yılanlı Kalesi aynı adı taşıyan hemen yanı başındaki Yılanlı Köyü’nün yukarısında yer alır. Yılanlı Köyü İzmir’e 130 kilometre, Ödemiş’e ise 25 kilometre mesafede bulunmaktadır.
Ödemiş’ten gitmek için izlemeniz gereken yol güzergâhı sırasıyla; Birgi, Hacı Hasan, Kemerköy ve son durak Yılanlı Köyü’dür. Denizden yüksekliği 1200 metre olmasıyla yayla havası hâkimdir.
Yılanlı Kalesi’nin tarihe ve turizme kazandırılması için bugüne kadar resmi ve üniversite çevrelerince hiçbir şey yapılmadığından, kaleye araçla gitmek mümkün değildir. 300 metre yakınına kadar aracınızla gidebilir ve geri kalan dik ve zorlu mesafeyi yaya olarak çıkmanız gerekmektedir.
Yılanlı Kalesi hakkında kendisi de Ödemişli olan emekli arkeolog Prof. Dr. Veli Sevin, Küçükmenderes havzasında gözlerden ırak kaldığını konumu ve yüksekliği itibariyle adeta bir kartal yuvasını andırdığını söylemektedir.
Sırtını Bozdağlara veren Yılanlı Kalesi 1200 metre rakımıyla güneye bakan muhteşem bir kuşbakışına sahiptir. Kale, sahip çıkılmaması sebebiyle define arayanların açtığı çukurlardan geçilmez durumdadır. Bu çukurlar Yılanlı Kalesi’ni yağmalanmış bir hale dönüştürmüştür.
Prof. Dr. Veli Sevin, Yılanlı Kalesi’nin özellikle Bizans döneminde hayvancılık yapan halkı korumak amaçlı kullanıldığını dile getirmektedir. Ona göre yaz aylarında sürüleriyle dağlara çıkan bu aşiretlerin güvenliğini sağlamak amacıyla yerel imkânlarla yapılmıştır. Ancak yerel imkânlarla ulaşılması zor bir yere böyle bir kalenin yapılması pek mantıklı görünmemektedir.
Kalenin burçlarının bir kısmı sağlam olmakla birlikte çoğunluğu enkaz halindedir. Kalenin iç ve dış duvarları hasar görmüş olarak kısmen ayaktadır.
Yılanlı Kalesi hakkında Efes’ten Alaşehir’e (Phidelphia) uzanan eski ticaret yolunu denetim altında bulundurmak için askeri bir gözetim noktası olarak kullanıldığı şeklinde görüşler de bulunmaktadır.
Ancak Arkeolog Şükrü Tül, bu görüşte değildir. Kendisi yerleşim yerlerinin çok uzağında bulunan bir askeri birliğin fonksiyonel olarak bir işlevi olamayacağı görüşündedir. Arkeolog Tül, buranın askeri amaçtan öte sivil amaçlar için kullanıldığını belirtmektedir.
Arkeolog Tül, stratejik olarak önemli bir noktada bulunan kalenin dış dünyadan gelen saldırılara karşı sivil halkın veya bir manastırda yaşayanların hayvanlarının saklanma ve korunma noktası olduğu fikrini savunmaktadır.
Kale hakkında yeterli bilginin olmayışı ve ortaya konulan farklı fikirler, Yılanlı Kalesi ve çevresi üzerinde konunun uzmanlarınca maalesef yeterince çalışma yapılmadığının bir kanıtıdır.
Ödemiş Yılanlı Kalesi ve çevresi, resmi ve araştırma kurumlarınca yapılacak kapsamlı çalışmalar ile tarih ve turizme kazandırılmayı beklemektedir.