Arapça myl kökünden gelen tamayul  “eğilme, meyletme” sözcüğünden alıntıdır. Siyasi partilerde isimler farklı olsa da teşkilatın meylettiği isimleri öğrenmek için yapılan yoklamaya temayül denir. Yeni ve eski siyasi teşkilat mensuplarının görüşleri alınır, bunlar teşkilat bünyesinde değerlendirilir ve ona göre yol haritası belirlenir.

Peki, sadece temayülden çıkan, aday mı olur? Ya da temayülden çıkmayan aday olabilir mi? Bu soru senelerdir teşkilatlarda kırılma noktası olsa da, tam bir münazara konusu olabilir. Bir doğru önerme ile bunu şöyle açıklayabiliriz; aktif siyasetçi temayülde aktif siyasetçiyi tercih eder. Sebebi, aktif görevde olan siyasetçinin listesinde teşkilatlara girmesi muhtemel olduğu içindir. Siyaset biliminin öğrettiği genel kurallardan biriside seçmen algısı ve tercihidir.

Seçmen kimi istiyor? Kime oy verir? Kime oy vermez? Bu sorunun cevabı, yerel ve genel seçim mantığına göre değişiklik gösterse de istatistik bilimine göre teşkilatın adayı ile halkın adayı her zaman farklı olmuştur. Genel merkezler bu süreci anketlerle çözmeye çalışsa da, anket yapanlarda teşkilat mensubu olduğu için hiç bir zaman sağlıklı sonuçlar vermeyecektir. Bunun tespiti ve ispatı, Ankara ve İstanbul son yerel seçimler olmuştur.

Ankara ve İstanbul seçimleri bir tez olacak kadar uzun olduğu için detaylı girmek istemiyorum fakat bu yerel seçimlerde yapay zekadan yararlanıp bir araştırma yapılırsa sanırım halkın adayı da belli olur. Siyasetin bir bilim olduğunu, bu bilimin psikolojik ve sosyolojik değerlendirme ile yorumlanması gerektiğini hep belirtmişimdir.

Biz de bu mihverde, AK Parti aday adaylarını detaylı analiz ve yorumlarla yakında köşe yazısı dizisi ve internet televizyonunda değerlendireceğiz. Değerlendirme sonucunda hangi adaylar ile seçim kazanılır, kimlerle kaybedilir analizini yapıp yerel seçim röntgenini çıkaracağız.