Fetret kelime anlamı olarak ‘’zaaf, gevşeme, gücünü ve tesirini” kaybetme manalarına gelir. Her siyasi partinin kronolojik sıralamalarında; kuruluş, yükseliş, gerileme, fetret dönemleri olmuştur ve olacaktır. Bin yıllık dünya hükümranlığı sonrası dört yüz yıllık fetret dönemindeyiz. Devlet, boşluk kabul etmez. Yerel seçim sonuçları ortada, AK Parti’de yenilenme olup olmayacağı ise meçhul. Her geçen gün eksi yazıyor. Genel seçimler ise çok sürprizlere ve ittifaklara gebe. Sezai Karakoç’un bahsettiği ‘’Yarı Müslüman, yarı Avrupalı, yarı komünist, yarı devrimci, yarı muhafazakar’’ bunlardan birinin veya bir kaçının özelliğini taşıyan fetret insanına artık yer yok.
Emevi Devleti’nin son zamanlarında İslâm’ın hakikatinden uzaklaşıldığı, kaidelerinin bozulduğu bir devre olduğu için tarihçiler için fetret devri olarak adlandırılır. Ak Parti ilk kez 20 yıl sonra 2.parti oldu, siyasi olarak Ak Parti’nin fetret devridir. Peki bu fetret devrinden nasıl tekrar yükselişe çıkacak birlikte analiz edelim. Kimisi artık bitti, bir daha iktidar yüzü göremez diye söylesede, Erdoğan’ın tabiriyle ‘’Biz bitti demeden bitmez’’
Yükseliş için büyük bir özveri lazım, yanına fedakârlık lazım. Ama bir tarafın feda bir tarafın kar ettiği fedakârlık değil. Devlet ebed müddet kaidesince, gerekirse herkesi feda edip yeni kadrolar kurmak lazım. Ülke içi yapılacak ve atılacak adımlarda çok önemli. Adalet, Eğitim, Sanayi, Ekonomi ve Tarım Politikaları büyük önem arz ediyor. Bürokratların, Müdürlerin gözden geçirilmeside kritik önem arz ediyor. Mesela bir kurum müdürünün yanlışı veya hatası, partiye ve devlete zarar veriyor, yıpratıyor. Parti içi yenilenme, ülke içi yeni politikalar belirlendikten sonra kurulacak ittifak çalışmaları ise siyasetin teferruatı olur.
Ülke yönetimi; yeni kabine ve devlet politikaları, anayasa değişikliği için gün sayıyor. Bu değişimler elbet ekonomiyide olumlu veya olumsuz etkileyecek. Satır aralarında çok ipuçları gizli. Haberlerde okuyup geçtiğimiz öyle gelişmeler var ki, öncesi ve sonrası ile değerlendirdiğimiz zaman bize çok şeyler anlatıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, 8-9 Mayıs’ta gitmeyi planladığı Abd ziyaretinin iptali bu satır başlarından birisi. Peki iptal gerekçesi nedir? Irak ziyaretinde, Bağdat’la teröre karşı birliktelik açıklaması olabilir mi? Rusya’da Mayıs ayında, Abd’de Temmuz ayında yapılacak başkanlık seçimleri başta Türkiye olmak üzere, Ortadoğu’da birçok taşların yerinde oynamasına yol açacak. Yaz çok sıcak, sonbahar ise çok hareketli gelecek. Türkiye’de Meltem rüzgarları esmeye devam ederse kasırgadan etkilenmeyiz. Ama bundan sonrası tufan…
Ankara Notları
Ankara’da tarihi bir olaya tanıklık etme şansı elde ettim. Geçen haftaki ‘’Siyasette Meltem Rüzgarları’’ yazımın üstüne Ak Parti Genel Merkezinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Chp Genel Başkanı Özgür Özel’in buluşmasına tanıklık ettik. Hakikaten çok samimi bir ortam vardı. İade-i ziyaret ile devam edecek görüşmeyede umarım yine tanıklık ederim.
Bölgenizin, ilinizin vekillerini bir de Ankara’da görün. Yoğun bir çalışma temposu, genel merkez ve meclis görevlerinin dışında partililerle görüşme çalışmaları takdire şayan. Gençlik Kolları Genel Başkanlığı, İzmir Milletvekilliği, Türkiye’de ki tüm illere karşı ağır bir sorumluluk sahibi olan Eyüp Kadir İnan’ı Ankara’da görünce, açıkçası sadece İzmir olarak değerlendirmenin yanlış olduğunu farkettim. Gece geç saatlere kadar makamı herkese açık ve ziyaretçileri bitmek bilmiyordu. Hakeza; Atilla Kaya, Meclisteki çalışma odasında İzmir uçağının kalkmasına saatler kala, halen partililerle, vatandaşlarla görüşme halindeydi. Umarım uçağını kaçırmamıştır.
Ankara bana bu hafta şöyle bir izlenim verdi; Siyasi hava yumuşatılacak, ülkenin tansiyonu normal hale gelecek. Gerekli yenilenme yapılacak ve fetretten tekrar yükselişe geçilecek.
